17 Mayıs 2009

GÜZEL ŞEYLER ...

Başlamak bitirmenin yarısı. Ne yazacağımı dahi düşünmeden başladım bakalım yazmaya. Yine epey (!) zaman girdi araya. Artık bırakın yazı yazmayı sık sık takip ettiğim blogları bile unuttum. Arada tek tük yorum gelmese açıp Hanimiş’e bile bakmaz oldum. Bu yaz onunla ilgilenmek istiyorum. Sağını solunu değiştirmek, biraz düzenlemek, yeni yazılar yazmak istiyorum. Özledim blog için birşeyler yapmayı. Mesela tam mevsimi ya bu hafta çilekli bir tiramisu yapıp yayınlamak istiyorum.
Hanimiş ile birebir ilgili değil belki ama geçen kışa dair çok güzel bir anımla başlamak istedim yazıya. Yukarıdaki fotoğraf bir kış günü ada vapurunda HT tarafından çekildi. Elin sahibi benim. Boğaz, vapur, martı,simit… İstanbul’a dair pek çok kimsenin anısında yerini almıştır muhakkak. Ama bu denli güzelini yaşamak herkese kısmet olmaz. Yaşamışken de paylaşmamak olmaz. Hiç korkmadan, çekinmeden geliverdiler yanıma, hop diye kapıverdiler simitleri, arada minik minik parmaklarımı da yemeye niyetlendiler ama anın verdiği mutluluk ve heyecanın yanında iki ısırığın ne önemi var.. Bu aralar vapura binecek olan varsa yanına birkaç yedek simit alıp da binsin, hiç bitmesin istiyor insan.
Güzel şeyler diye başlık attım. Tarif vermeyeceğim ama yazmadığım dönem içinde olan güzel şeylerden bahsetmek istiyorum. Resimdeki kavuk mesela… Mart sonunda düzenlenen İstanbul Uluslararası Mutfak Günleri kapsamında düzenlenen yarışmada bronz ödül kazanan pastam. Geçen yıl da iki alanda katılmış, yine bronz ödül almıştım. Çok severek yaptım kendisini. Hiçbir şey tasarlamadan başına geçtim ve annemle birlikte ziyadesi ile keyif alarak bitirdik. Ortaya çıkan sonuçtan memnunum elbet ama süreci öyle keyifliydi ki şimdi kendisinin fotoğrafına bakarken güneşli bir bahar günü tezgah başında geçirdiğimiz zaman geliyor aklıma önce…


Aslında dikkatsiz ve unutkanımdır ama yaptığım hiçbir pastayı ve yaparken yaşadıklarımı unutmam. Bazıları çok kolay akar, sakince sonlanıverir güzel bir şekilde. Bazıları çok stresli olur bir türlü rast gitmez işler. Bazıları beni yorar, bazıları ise kendinden oluverir sanki. Hemen hepsinde bir şekilde geri dönüş olur yiyenlerden, görenlerden. Çoğu beni fazlasıyla onore eder. Ama bir tanesi var ki beni hem çok şaşırttı hem çok sevindirdi. Doğumdan önce bebek kurabiyelerini yapmıştım Ozan yiğenimin. Birkaç ay sonra bir hediye geldi ondan… Güzel şeylerden bahsediyorum ya bu resim de Hanimiş’te yer alsın istedim, çok teşekkür ederim Didem&Kaan.

Pasta Malzemeleri”nde eğitmenlik yapmaya devam ediyorum. Katılımcılarımızın arasında tembel tenekeler (!) olduğu gibi öğrendiklerini sürekli uygulayıp benimle paylaşanlar da oluyor. Pek çok profesyonele taş çıkartacak pasta ve kurabiyeler yapanlar var. Aralarından kendi yerlerini açanlar bile oldu. Benimle irtibatta olanları gurur ve mutlulukla takip ediyorum. Elimde olan fotoğrafları derleyip hiçbirini unutmamak için Flickr’da bir sayfa düzenledim. Pek çoğu yok tabii katılımcıların (sadece 50-60 kişiyi toparlayabildim), keşke herkes olsa. Orada fotoğrafı olmayanlar arasında bu yazıyı okuyanlar varsa lütfen elinizdeki fotoğrafları yollayın bana. (Berna bu mesaj seni de kapsıyor, bilmem anlatabildim mi?)

Şimdi açıklamak için erken ama güzel şeyler demişken anmamak olmaz. Blogdan uzak kaldığım bu zaman içinde yaklaşık 4-5 ay boyunca kafamı ve vaktimi en çok meşgul eden şey için Berna’ya, Hürkanım’a, anneme, desteklerini eksik etmeyen Ayşem ve Gül Hn’a, varlıkları için Arda ve Ezgi’ye selam olsun…

10 yorum var:

Unknown dedi ki...

Başarılarının devamını dilerim Işılcığım. Kavuk şahane olmuş.
Neymiş bakalım kafanı meşgul eden şeyy??? Oldumu şimdi aylarca bişi yazma sonra ortaya bişi at bizi buralarda meraklandır :)))
Öptüm

Adsız dedi ki...

Martı resmi çok güzel, çok güzel ...

FİGEN KARAVAŞ dedi ki...

Işıl cıgım,
Once eserin cok guzelolmus ellerine fikrine saglık seker.

Umarım bu güzel şeylerin gelecek devamı tahminlerimiz gibi olur !:)

Senin yaptıgınm her sey sana cok yakıstı bugune kadar eminim cok guzeli olacak bu kez !

Kendini cok yorma emi:)
Operimmmm,

Unknown dedi ki...

Işıl hanım hoşgeldiniz tam sayfanı
zı keşfettiğimde uzunca bir ara ver
diniz.Dönmenize çok sevindim sevgi
ler...

renklipastalar dedi ki...

Dönmene çok sevindim. Merak etmiştim nerelerdesin diye. Kafanı meşgul eden şey inşallah kötü değildir. Öyleyse bile unutmayalım ki güneş her gün doğar. Ödülünü tebrik ederim. Kavuk harika. Bende böyle pastalar yapabilsem keşke. Bir kurs olsa hemen gitmek istiyorum. Acaba yenebilir fotoğraflar nerelerde basılır. Pastanelerde mi bilemiyorum. Bana bu konuda bilgi verebilirmisiniz. Çok sevinirim. Tekrar hoşgeldin ve bir daha bu kadar uzun gitmeyin.

Dilek Sokullu CANDAN dedi ki...

Işıl Hn;sitenizi zevkle takip ediyorum.Geri dönmenize çok sevindim.Tasarlamış olduğunuz pastaya bayıldım.Ellerinize sağlık.Almış olduğunuz ödülden dolayı sizi tebrik ederim.
Sevgiler.......

Diğdem Birgi Pamuk dedi ki...

Işılcığım,
Nekküsel hatırlamışsın bizi öyle... Oğluşumuzu görünce pek mutlu olduk.
Ödül için çok tebrik ederiz; fazlasıyla hak ediyorsun!
Hayatımıza kattığın anlam ve özenin için asıl biz sana teşekkür ederiz.
* Fotoğrafının pastası da katmerli ödül alır hani... yakalayanın eline sağlık...
İzmir'den sevgiler,
Diğdem & Kaan

Bir Dilim Düş dedi ki...

Işılcığım ellerine sağlık çok güzel bir çalışma ve evet lütfen blogla daha sık ilgilen ki biz de daha çok bilgilenelim.

Sevgiler,
Evren

hanimiş dedi ki...

Teşekkür ederim güzel sözleriniz ve desteğiniz için...

Renklipastalar, fotoğraf baskısını sormuşşsun. İstanbul'da baskı yapan çeşitli yerler var. Sen neredesin bilemiyorum ama sanırım çevrende bu şekilde baskılı pastalar yapan pastaneler sana yardımcı olacaktır. Eğer bulamazsan bana mail atarsan (hanimis{at}gmail.com) yardımcı olmaya çalışırım.

Tijen dedi ki...

Gecikmeli de olsa ödülünü kutlamak istedim sevgili Işıl. Nice ödüllere...